Kitaptan:
”Gün içinde yaptığım her şey bu okuma zamanlarına hazırlık niteliğinde oluyor. Bana güzel bir roman veya anı kitabı, biraz çay ve kıvrılacak sıcak bir köşe verin, cennete gitmiş gibi olurum.”
”İçimizdeki çocuk kavramının öncüsü John Bradshaw, Oprah Show’a çıktığında seyircilere ve bana etkili bir deneyim yaşatmıştı. Bizden gözlerimizi kapatıp büyüdüğümüz eve gitmemizi , evi gözümüzde canlandırmamızı istemişti.”Yaklaşın, pencereden bakın ve içerideki kendinizi görün. Ne hissediyorsunuz?” Benim için son derece üzücü ama güçlü bir egzersiz oldu.”
”Mutluluğunuzu bir başkasına dayandırıyorsanız vaktinizi boşa harcıyorsunuz. Görmediğiniz sevgiyi kendinize verebilecek kadar cesur olmak zorundasınız.”
”Ne zaman zor bir karar vermek zorunda kalsam kendime soruyorum: Yanlış yapmaktan, reddedilmekten, aptal durumuna düşmekten veya yalnız kalmaktan korkmasam ne yapardım?”
”Açlığını çektiğim sevgi ve onayı kendimden başka hiçbir yerde bulamayacağımı anlamam yıllar aldı”
”İlişkiniz size bazen değil her zaman mutluluk vermeli. Asla sesinizi, kendinize saygınızı ve haysiyetinizi kaybetmemelisiniz. İster 25 olun ister 65 ilişkiden ayrılırken önceden sahip olduğunuzdan daha fazlasını yanınızda götürebilmelisiniz.” (29 yaşında deli gibi tutulduğu adamın ardından yazdığı 12 sayfalık yalvarışlarla dolu aşk mektubunu anlatıyor bu satırlar öncesinde )
”İşler pek iyi gitmezken nasıl olduğunuzu merak eden insanların olduğunu bilmek- işte sevgi bu.”
”Hayatımızı son kez gözden geçirirken- yapılacak liste kalmadığında, koşturmaca bittiğinde, e-posta kutularımız boşaldığında- kalacak tek değerli şeyin sevip sevildiğimiz olacağını artık kesinlikle biliyorum.”
”Adım atıp, sesinizi duyurup, kendinizi değiştirmeye cesaret ettiğinizde veya sadece başkalarının normal gördüğünün dışında davrandığınızda hoş sonuçlar alamayabilirsiniz. Diğerleri size deli diyebilir. Sizden beklenenlerin sınırını aşmanız insanların canını sıkabilir. Vazgeçmek istersiniz ancak daha kötü seçenekler de vardır. Kendinizi yıllarca sefil bir tekdüzeliğe saplanmış bulabilirsiniz. Pişmanlıkla sürünüp ”Başkalarını bu kadar dert etmeseydim hayatım nasıl olurdu?” diye merak edip durabilirsiniz.”
” Kız çocukları olarak iltifatları geçiştirmeyi öğreniriz. Başarılarımız için özür dileriz. Zekamızı daha az göstererek aile ve arkadaşlarla ilişkimizi dengede tutmaya çalışırız. Arabayı kullanan olmak isterken yan koltuğa razı geliriz. Bu yüzden pek çoğumuz yetişkinlikte ışığımızı saklarız. ”
”İşte o zaman (17 yaşında) bir şeyi kesin olarak bildiğimi fark ettim. Sevdiğin şeyi yaparak para kazanırsan aldığın her maaş bir ikramiyedir.”
”En sevdiğim alıntılardan biri ”Bizler ruhani deneyim yaşayan insanlar değiliz. Bir insan deneyimi yaşayan ruhani varlıklarız.”
”Bir kadının kendine sorabileceği en önemli sorulardan biri şudur: Gerçekten ne istiyorum? Benim cevabım sonunda beni kadınlara ve kızlara hizmet etme tutkuma götürdü. Eğitimin özgürlüğe açılan kapı, bir küp altına ulaştıran gök kuşağı olduğuna inanıyorum.”
”Kendinize sorun: Hayatınızdaki insanlar size kişisel gelişiminiz için destek mi ve enerji mi veriyorlar yoksa bozuk dinamikleri ve vadesi dolmuş sözleriyle engelliyorlar mı?”
”Genellikle başkalarının arkasından olumsuz konuştuğumuzda sebebi güçlü hissetmek istememizdir. Bunun sebebi de kendimizi bir açıdan güçsüz, değersiz bulmamızdır.”
”Sizi bekleyen bolluk içindeki hayata kavuşmak için çalışmaya istekli olmalısınız. Size en büyük arzularınızı fısıldayan ruhunuza kulak vererek.”
”İnsanlar Tanrı’nın yaptıkları yüzünden değil, bizim yaptıklarımız veya yapmadıklarımız yüzünden acı çekiyor.”
”Fazla kilolar çözülmemiş endişelere, hayal kırıklıklarına ve depresyonlara karşılık gelir. Bunların temelinde de yüzleşemediğimiz korkularımız yatar. Korkuyu hissetmek ve başa çıkmak yerine yemeğe boğarız.” (Yaşamı boyunca kilo konusunda dertli olmuş Oprah). Kesinlikle biliyorum; korkuyu yenebilirseniz uçabilirsiniz.”
”Sadece doğmuş olmanın insanı burada olmaya değer kıldığını anlamam otuzlu yaşlarımın ortalarını buldu”
———————————————————————————————————————-
Ön yargılı başladığım kitap (O kadar param olsa ben de bilirdim pek çok şeyi demiştim) beni yanılttı. Su gibi aktı gitti. Her başarının ardında kan-ter ve gözyaşı olduğunu bir kez daha anladım. Amerika’nın Seda Sayan’ı sandığım kadını şimdi daha çok merak ediyorum.
İyi okumalar efendim.
Not: İtalik ifadeler bana aittir.
TÜM YORUMLAR
Ben de hiç beklemediğim kadar sevmiştim bu kitabı.