30 ocak, 2017 |
Sevgili Günlük,
Çok uzun zamandır bu kadar ara vermemiştim, beni özledin mi?
Biliyor musun ben hayatımda ilk kez işsizim. Üniversiteyi bitirip atama beklediğim altı ay dışında ilk kez evde oturuyorum. Neler mi oldu?
17 ocakta kurumumla ilişiğimi kestim ve yeni görev yerim (Sakarya) için gerekli evrağı bakanlığa postaladım. Son dakikada Muğla’ya gitmem ve Urfa’dan bir belge getirtmem gerekti. Bir sürü soru, ”Acaba şöyle mi yoksa böyle mi” den sonra kargo şirketinden çıktığım andan itibaren acayip hafif hissetmeye başladım .
19 ocakta şubat tatili başladı, 21 ocakta kuzenlerim geldi, 22 ocak-26 ocak arası ağır bir grip geçirdim, kızların biri dün gitti, biri bugün gidiyor.
Peki ben neler yapıyorum?
-Geç kalkıyorum, geç yatıyorum, Rita isminde bir dizi keşfettik, ilk kez eşimle birlikte bir dizi izliyoruz. Sırada Netflix’in şahane diğer dizileri ve bir sürü film var.
Buyrunuz, sultan sarması ile tanışınız |
-Misafir çağırdım dün akşam, yemek.com ve nefis yemek tarifleri sitelerinden değişik tatlar hazırlıyorum,
-Mutfak dolaplarımı boşaltıyorum, yarın inşallah bitecek. Dolapların en üstü sanırım beş yıldır silinmemişti, dün sildik, tek kalmış tabaklar-kullanılmayan fincanlar- fincan tabakları, yumurtalıklar gibi ne varsa çıkarttım ve bodrum dönüşüm grubundan biri gelip hepsini aldı. Tüm baharatları, pasta malzemelerini elden geçirdim, of nasıl güzel bir şey dolap kapağını açınca pırıl pırıl bir manzara ile karşılaşmak.
-Marie Kondo’yu tekrar okuyorum ve o büyük temizliğin zamanı kesinlikle geldi, evden kaç çöp torbası eşya çıkacak merakla bekliyorum. Nevresim-çarşaf grubu dahil her şey yolcu, nihayet yepyeni iki takım misafir nevresimi aldım çünkü internetten.
– Kendime bakıyorum, 16:30’da oğlanı kreşten almak dışında saatle işim yok. Önceki gün rahatça kuaföre gittim, yarın aylardır ertelediğim keratini yaptıracağım. Birkaç parça çok beğendiğim kıyafet aldım, daha feminen-yumuşak bir stil için alışveriş yapacağım
– Arabamı boşalttım, temizledim, yıkattım
– Çocuklarımı tanımaya , onlarla vakit geçirmeye çalışıyorum. Koşuşturmadan, yavaş yavaş kreş yolunda yürüyoruz, çiçeklere böceklere bakıyoruz.
– 15 gün Hatay ve mart-nisanda Paris planları yapıyorum.
– Bodrum’u keşfediyorum. Halk kütüphanesine gittim, kapalıydı ama o ara sokaklar, denize çıkan tüm yollar, pırıl pırıl hava, kediler, bildiğin dolce vita!
– En önemlisi dinleniyorum, kendimi dinliyorum, mutluluğun içten gelen bir şey olduğunu hatırlıyorum.
20 ocakta Bodrum yazı evi ile tanışma |
Özetle sevgili günlük, rüyada gibiyim. Önünü- ardını düşünmeden bu harika zamanların tadını çıkartıyorum, darısı tüm beyaz ve mavi yakalıların başına.
TÜM YORUMLAR
Resmen canım çekti…. Size daha da güzel dinler diliyorum. 🙂
Çok teşekkür ederim, inşallah.
Harika! Delicesine çalışmak ve karşılığında küçücük bir zaman kazanmak ne kadar yıpratıcı olduğunu anlıyor insan değil mi? Ben öyle olmuştum. O kadar çok insana iyi gelen şeyler varken yaşamda çalışmaya fazla zaman ayırmak zorunda kaldığıma üzülmüştüm. Daha nice gönlünden geçen güzel günler diliyorum 🙂
Sorma, günde bize kalacak en fazla 1-2 saat için bir ömür veriyoruz resmen. Sağol yorum için
İyi ki yazdın ve ben de onu okurken aynı feyzi aldım. Hep daim olsun
Sağol sevgili GeCe.
Dönmeniz çok güzel oldu, sevgiler 🙂
Özlenmek güzel, sevgiler bizden de kucak kucak
Aslında o kadar çok şey kaçırıyoruz ki yoğun iş koşturmacasında…
Ve gariptir ki çalışmak da bedene iyi geliyor.
Sanırım sorun ülkemizde ki çalışma saatleri ve şartları. Hiç bu konulara girmeye niyetim yok, hala çözemiyorlarsa ben hiç başlamayayım :))
Yazdıklarınızı okuyunca kendimin ilk yılları geldi aklıma. Ve bir zaman sonra hayatı biraz yavaş yaşamak o kadar iyi gelmişti ki..
Herkes yeniden gözlerimin içinin güldüğünü söylemişti hiç unutmam.
Hayırlısı olsun Elif, keyfinin bol olduğu günler olsun.
Öperim çok iyi geceler; hoşgeldin.
Gülşah, mutluluğumun yüzüme yansıdığını söylüyor eski iş yerimdekiler. Sürekli evde olmak insana iyi gelmiyor ama o tempo da insani değil..Bilmem ki orta yolu bulabilecek miyiz?
Hafifleyebilmek, ne güzel….
Ohhh, hem de nasıl..
Nasıl güzel güzel hayal kurduran bir yazıdır bu ♥
Süpersiniz…
Enerjiniz ve pozitifliğiniz hep böyle maksimumda olsun 🙂
Çok teşekkürler, kocaman öpüyorum sizi
Sizi çok özledim ve çok merak etmiştim. Mutlu olmanıza çok sevindim.
Ne güzel bir yorum, sağ olun, var olun Leyla..
Sakarya’ya gittiğinizde, görürseniz Dr. B. Hanım a selam söyleyin lütfen. Leyla nın annesini bilir.
Tamam,tabi ki söylerim
ilk kez "neden hala yazmadı?", "inşallah her şey yolundadır" demeden geçmiş bu ara 🙂
Okurken ben bile rahatladim..tadini çikar;)
Sakarya mı ? Büyük bi karar güzel yerlerde yaşamanın zorluklarından mı acaba bu karar nedense bende hep Çeşmeden gitme isteği duyuyorum…