LGS 2024 geldi geçti. Çocukların koskoca 1 hatta 2-3 senesini (annenin hırsına göre) yiyip bitiren sınava itirazlar yapıldı, özellikle fende iki şık arasında bırakan birkaç soru olduğu konuşuldu. Matematikte yeni nesil soru saçmalığı azalmış gibi geldi ilk bakışta, din kültürü sorularından bazıları ilahiyat akademisyenlerine sorulacak kıvamda, Türkçe benim korktuğum kadar akıl-mantık ötesi değil gibiydi. Sosyalde bilgi gerektiren eski usül sorular olduğunu öğretmenlerden duydum. Çok çalışan çocuklar için büyük haksızlık çünkü sorular kolaylaştıkça az çalışan-çok çalışan farkı kalmıyor.
Emre, Cumhuriyet Ortaokulu’nda girdi sınava, marina çok kalabalık olduğu için babası sabah motorsikletle götürdü ve kapıda beklemedik. Kahvaltıya arkadaşımız geldi son dakika kararıyla ve bizi e-ticaret yapmaya ikna etti (Geçti sonra tabii ki). Sınav çıkışına beraber gittik ve Emre gayet keyifli gelip ”Girdiğim en kolay deneme sınavıydı, bunun için mi iki aydır bilgisayarım yok? ” dedi. Orada anlamalıydık kötü geçtiğini.
Deneme sınavlarında sadece yeni nesil sorular sorulurken sınavın eski TEOG’lara benzemesine isyan eden mi ararsın, kafayı sınavla bozmuş; her gün instada ayar üstüne ayar veren özel ders öğretmenleri mi ararsın, üniversite sınavına 3 milyon kişinin girmesinden mi dem vurursun? Neresinden tutsan elinde kalacak garabet bir hal almış Türk eğitim sisteminin kaymağını sınav kitabı basanlar ve dershane-özel ders sektörü yiyor; daha uzun yıllar da yemeye devam eder.
Emre matematikte beklediğinden iyi yaptı, fende 17 doğru 2 boş 1 yanlış, din-inkılapta 1 ve 3 yanlışla çıktı sınavdan. Golü Türkçe’den yedik. İlk kez 10 netin altına düştü ve bu beni çok üzdü 🙁 Okuması-anlaması bu kadar iyiyken hiç beklemediğim hatalar yapmış olmasına çok üzüldüm. Uzun uzun grafikli-tablolu sözel mantık sorularını doğru yapmışken üstelik.
İyi ki Uğur Kolejine gün evveli kayıt yaptırmışız. Yoksa şimdi kafayı yemiştik. Hava 45 derece hissediliyor. Korkunç bir sıcakla boğuşuyoruz.
Kıdemli LGS anası arkadaşımın dediği gibi LGS biraz çalışılacak bir sınav değilmiş 7. sınıf annesi olan arkadaşlarım. Eğer özel okula veremeyiz, devlette de mutlaka iyi bir yere gitmeli diyorsanız bu işi ciddiye alın. Şimdiki aklım olsa ne mi yapardım? Doping hafıza tam programı satın alırdım. Matematik için en erken ne zaman başlatabiliyorsam başlatır ve elimde kırbaçla (mecazen yani) çok ciddi bir program yapardım. Mutlaka dershaneye gönderirdim çünkü bir sistem- program olmadan ders çalışmaları imkansızmış zaten. Özel ders tuzağına düşmezdim; bizim en büyük yanılgımız o oldu: Emre’nin özellikle matematikte temel bilgileri çok zayıftı ve öz güveni hiç yoktu. 3-4 farklı matematik öğretmeninden özel ders aldı. Her biri birkaç tane test kitabı aldırdı. O öğrenciden bu öğrenciye koştururken ya akıllarına ya işlerine gelmedi ki hiçbiri bana şunu demedi:
”Haftada BİR SAAT özel ders Emre için anlamsız. Ya haftada 3-4 saat baş başa çalışacağız ya da temeli kendi başına halletmenin yolunu bulacak. Yoksa evde ders çalışmadığı bu kadar belli olan bir öğrenci için özel dersin faydası yok. ”
Biz de saf saf zaman ve para harcadık işte. Olan bu.
Okul kavramını hiç etmeye ant içmiş sistem sayesinde son 3 hafta okula gitmediler. Sanki 8. sınıftaki her çocuk dershaneye gidiyor ya da deli gibi test çözüyor. Okulların da işine geldi. Türkçe öğretmeni Gönül Hanım tek başına çocuklara LGS kampı yaptı. Son hafta neredeyse her gün ya onun ya başka bir çocuğun evinde yemekli-kahvaltılı deneme sınavı çözdürdü, konu tekrarı yaptırdı. Zeynep’in de işini ne kadar ciddiye aldığını bu sene anladım. O da bütün fen konularını bitirmeden Emre’yi bırakmadı.
Öyle böyle derken oğlan liseye geçti! Bu hafta pazartesi-çarşamba-cuma mahalle berberine çalışmaya gitti. Epey de bahşiş alıyor, mutlu.
5 Haziran, mezuniyet
Bu senenin yıldızları 🙂
