bazı yazlar, yaslar, kararsızlıklar ve cinnet halleri

Ağustos 6, 2021
268
Views

2021 yazı.. Yanıp bitip kül olduğumuz yaz. Muğla yandı, Antalya yandı, hala yanıyor. Kıyamet koptu da haberimiz olmadı a dostlar..biz bittik. O güzelim koylar, ormanlar, evler, ağaçlar, hayvanlar yandı. Yok oldu. Bu çaresizliği 2015 ‘de mülteciler Bodrum’un her yerini doldurduğunda da hissetmiştim. Gözümüzün önünde bir sürü perişan, çaresiz insan çimenlerde yatıyordu, nasıl bir dehşet duygusuydu Allah’ım.. Bu sene o duyguyu beşle çarpıyorum hatta onla, yüzle, binle..Aşırı sıcak var on gündür. Önceki yıllardan fazla, ne sabah ne gece serinlemiyor. Klimalara bir şey olursa beni ancak hastanede yaşamak kurtarır, öyle bir sıcak.

Bir yol ayrımındayız. Böyle anlarda okuduğum yazdığım her şeyi, bütün o aforizmaları unutuyorum. Büyük kararları kalbinizle verin demişti biri; kalbim evet diyor değişime; Bodrum’da 8 yıl yeterli. elimizden geldiğince yaşadık Ege’nin güzelliğini, yedik, içtik, gezdik. Bol bol denize baktık, eş dost edindik, hiç yapmadığımız şeyler yaptık, çocuklarımızı büyüttük. Üç ay da olsa bu sıcak-kurak-yağışsız iklim, yeşile hasret, pahalılık, komşusuzluk yetti artık. Şimdi yeni bir dönemin açılması lazım.

Mantığım – ve haberi duyan herkes- şöyle diyor; sen deli misin? Bütün Türkiye bu tarafa taşınmak istiyor. Yaşanacak o kadar az yer kaldı ki memlekette. Her yer taş her yer beton, ülke koca bir şantiye. Mültecisi, kirliliği, organize sanayisi.. Git de gör gününü. Nereye gidersen git çalışma ortamı aynı olacak belki daha kötü. Zai, Limon, Babun,Çıngıl gibi mekanları nerede bulacaksın? Her akşam havuz başında oturabilmeyi, daha yeni yeni keşfetmeye başladığınız tekne ile açılıp o turkuaz sularda yüzmeyi deli gibi özleyeceksin. Bıraktıkların yerinde değil zaten. Herkes neler neler yaşadı, 25 yılın özetiyle o eski ilişkiler devam eder mi sanıyorsun?

Sonra yağmuru düşünüyorum. Fındık ağaçlarını. Annemin bana mısır ekmeği yapabilme ihtimalini. Neden olmasın, kardeşimin gelip nihayet yıllar sonra, ilk kez bana bir ev düzeceğini. Sonra da şık salonumuzda, ortancalar ve küpe çiçekleri ile süslü balkonumuzda Karadeniz usulü bir çay sofrasında oturabileceğimizi. Çat kapı gidebileceğim en az on kapıyı, çocukluğumu bilen o kadar insanı. Yıllar geçiyor, Bodrum bir yere kaçmıyor, evimiz duracak nasılsa, yılda iki-üç kez gelsek yetmez mi?

Çocuklara nasıl anlatırım? Beyto’yu, Engin Hoca’yı, Ayşegül hocayı bulamayız ki bir daha. Ekim ayının o güzel serin sabahlarını , begonvilleri, denizi, her canımız sıkıldığında sahillere inebilmeyi aşırı özler miyiz, pişman olur muyuz?

İşte böyle sevgili blog. Hayat hikayeyi yeniyor, çocuklar büyüyor, youtube-PS4 aleminde , kendi dillerinde, bizim anlamadığımız heyecanlar ve üzüntülerle (Sen yanımda olmayınca ben bazen ağlıyorum geceleri dedi Eren dün. Sana bir şey söyliycem, üzücü, belki de bunu yıllar önce söylemeliydim şeklinde başladı konuşmaya, bu akşam turnuvası varmış Minecraft ya da robloxta, 12 de yatacakmış. Emre desen kendine basket ayakkabısı sipariş etti, tekne kullanıyor baya baya, alkolden nefret ediyor, görmekten bile tiksiniyor)

Bir yaz daha böyle geçiyor.. Bir yaz daha yarı oldu. Ömürden giden bir mevsim daha, iyiliklerle güzelliklerle gel sonbahar.

Etiketler:

TÜM YORUMLAR

  • Gidişten bahsettiniz.. Benim içimde de sizinkine benzer bir gidiş arzusu yatıyor,bir köy bir taş ev bolca toprak yeşillik penceremde reçel kavanozları domates salçası vs..şu anda sahip oldukları ve ileride belki sahip olacaklarım arasında gidip geliyorum daha düzgün daha temiz yollar “merhaba,günaydın,iyi akşamlar”nezaket içerisinde yaşanacak bir yer hayal ediyorum ama çok yordu bu iki yıl insanları illa bir kaçış olsun istiyor kimbilir belki tüm bu olanlardan belki de artık içinde tutamadiklarindan.
    Rabbim hayırlı gelişmeler nasip etsin.
    Sevgilerimle.

    Kiremithanem Ağustos 6, 2021 9:04 pm Yanıtla
  • Çatkapı gidebileceğiniz 10 kapı, harika bir rakam Elif Hanım. Akraba değil, Akrepler bizdekiler.
    Dedikodu dedikodu.
    Memleketinizde de, Elif şu doktora götür, şu tahlilime bir bak; ameliyatıma sen gir; sizi bunaltırlar mı acaba.
    Benim gibi hayır diyemiyorsanız çok yıpratıcı olabilir mi.
    Sevgiler.

    aliye Ağustos 7, 2021 11:31 pm Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir