Güne Nasıl Başladım

Kasım 30, 2022
91
Views

Dün teyzemlerle hiç yapmadığım kadar gezdim. Hava benim ”cennet havası” tabir ettiğim kıvamdaydı; terletmiyor, üşütmüyor, şahane bir güneş var. Bu güzelliğe bu sene de denk geldim şükür. Annem evde kalmayı ve yemek vb işleri üstlenince teyzelerimle Bodrum kazan biz kepçe gezdik de gezdik. Salı pazarı denen güzelliği ve ”her şey 50 lira” tezgahını keşfettim. Yalnız olsam asla o yığının içine dalmazdım 🙂 Çok güzel üstler buldum. Keten masa örtüsü, anneme pijama-iç çamaşırı, teyzoşlara birkaç parça, küçük Zeynep’e enfes bir hırka derken elimiz kolumuz dolu ve mutlu bir halde eve döndük. O hissi bilen bilir; çarşı pazar gezilmiş ıncık-cıncık bir sürü şey alınmıştır ve en güzeli eve gelip onları açmak, ortaya dökmek, denemek, bütün bu alış veriş sırasında olan biteni hikaye etmektir.

Marina, Kale, Trafo ve sevdiğim belediye kafe derken ayaklarımıza kara sular indi. Arabayı da yıkattım iki arada bir derede. Servisçilerle trelefon trafiği sonrası dün ilk kez çocukların ikisini de servis eve getirdi. Sabahları ne olacağı henüz net değil. Emre, serviste herkesin telefonuna baktığını söyleyerek telefon istiyor. Eren de pek memnun değil ama fazla bir seçenek yok. Her gün al-bırak çilesi eşim yokken beni en çok zorlayacak şey.

500 lira dediler bu çantaya, teyzem örecek aynısından.

Bu kaos bir yandan iyi; saatler su gibi akıp geçiyor; bir yandan şu rüyada gibi olma halini iyice kuvvetlendiriyor. Dün akşam eşimle görüntülü konuştuk. İyi görünüyordu. İş beklediğimizden yoğun. Sıkılmaya vakti olmayacak gibi.

Bu sabah 6 gibi yataktan çıktım. Saçımı düzleştirirken iki güzel insanın yayınını dinledim. Sosyal medya için İlker Bey ”lunaparktaki sonsuz aynalar” benzetmesi yaptı. O kadar çok seyrediyoruz ki kendimizi belki de artık bilmiyoruz bile gerçekten hangi görüntü bize ait. Agah Bey, öğrencilerin protesto yürüyüşüne katılan Lacan’ın ”Bir baba arıyorsunuz. Bulacaksınız.” dediğini anlattı. Bana iyi gelen, şöyle bir durduran sohbetler bunlar.

Pazardan aldığım ekoseli üst ile aynı desenden trençkotumu giydim. Önce çocuklara açma-kruvasan, sonra kuru temizlemeciden paltoları aldım. Annemin paralarını hesabına yatırmak için Garanti’nin önünde durdum ama şifre yanlıştı ve banka açılmamıştı. Hemen karşıdaki arkadaşımın muayenehanesine gittim. Dün mesaj atıp duygusal destek istemişti ama o hengamede fırsat bulamadım. Kız daha gelmemişti. Mesaj atıp azıcık bekledikten sonra eski günlerdeki gibi sohbetin/ dertleşmenin tadını çıkardık. Nasıl da muhtacız aslında ”öteki” ne. Ve insandaki şifanın yerini tutabilecek bir şey yok. Muayenehanedeki fazla çiçekler, harika bir cam kase ve içimdeki sıcaklık ile işe geldim.

Dönüşte tekrar bankaya gitmek, terziye 15 gün önce verdiğim tadilat yapılacak kıyafetleri alıp yenilerini bırakmak, teyzeleri bir yere götürmek, işe çay bardağı ve çift taraflı bant getirmek var yapılacaklar listesinde.

Bugün de böyle..

Kategori:
Günlük

TÜM YORUMLAR

  • Yoğun bir tempoya girmişsiniz, kolaylıklar dilerim. Keyfini de çıkarın. 🙂

    Huriye Aralık 1, 2022 10:14 am Cevapla
    • Ya buraya hep kötü taraflarını yazıyoruz belki ama güzel şeyler de oluyor 🙂

      Aydınlık Yüz Aralık 2, 2022 9:30 am Cevapla
  • insanın acısını insan alıyor gerçekten de 🙂

    Kurguhane Aralık 2, 2022 2:48 am Cevapla
  • Pinterest’te aynı bu hırka modalini kaydettim telefonuma. Belki yapabiliriz diye. Burada tekrar görmek ne garip. 🙂 Yeşil değildi ama olsun.

    Müfred Aralık 20, 2022 5:39 pm Cevapla
    • Bizim aldığımız yerde de hanım kendisi örmüştü. Eliniz yatkında zor değilmiş. Ben düz örgüyü sevsem de yakalı, kollu işlerde fena çuvallıyorum.

      Aydınlık Yüz Aralık 23, 2022 12:20 pm Cevapla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir